"Donanma Tarihimizden Hazin Bir Öykü - Mesudiye" Diyarbakırlı Tahsin (Siret) (1874-1937)

Mesudiye Zırhlısı, İmzasız, Tuval üzerine yağlıboya, 43 x 55 cm


Tahsin Siret'in bu resmi, Mesudiye Zırhlısının zırh giydirilmeden önceki halinin temsilidir.

"Tahsin Siret, ilk ve ortaöğrenimini Diyabakır'da tamamladıktan sonra İstanbul'a gelerek Askeri Lise'ye devam etmiştir. Harbiye Mektebi'ne girdiği yıllarda Hoca Ali Rıza ile çalışma imkanı elde etmiş ve ilk deniz resimlerini yapmaya başlamıştır. 1895'te Süvari Mülazımı olarak mezun olmmuştur. Osman Hamdi Bey'in müze müdürlüğünde bulunduğu 1902 yılında, kısa bir süreliğine Sanay-i Nefise'ye devam etmiştir. 1906'da yüzbaşı, 1914'te binbaşı rütbesiyle, 1918 yılına kadar Erkan-ı Harbiye-i Umumiye resim atölyesinde görev almıştır. Beyoğlu Musevi Mektebi'nde resim hocalığı yapmış olan Siret; karakalem, guvaş, suluboya ve yağlıboya tekniği ile deniz manzaralarını ve tarihini resmetmiştir"

-Kaynak: "Osmanlı Donanmasının Seyir Defteri", Pera Müzesi, 2009, s.227-228

"Mesudiye Zırhlısı, Osmanlı donanması için 1871-1875 yılları arasında Thames Ironworks'te inşa edilmiş zırhlı bir korvettir.
Mesudiye, Osmanlı-Rus Savaşı ve Osmanlı-Yunan Savaşı arasındaki yirmi yıllık dönem de dahil olmak üzere katıldığı savaşların ardından bakımsız kaldı ve 1890'ların sonlarında çok kötü bir durumdaydı. Cenova'da bakıma gönderildiyse de büyük ölçüde yeniden inşa edildi. Bu yeniden inşada geminin silahları elden geçirildi; ancak 230 mm silah taretlerinin topları hiçbir zaman monte edilmedi. Ayrıca gemi performansını önemli ölçüde artıran yeni bir tahrik sistemi de kuruldu.
Birinci Balkan Savaşı sırasında İmroz Muharebesi ve Mondros Muharebesi de dahil olmak üzere çok sayıda görevde yer aldı. İkinci angajman sırasında, bir Yunan topçu mermisinden aldığı önemli hasar nedeniyle geri çekilmek zorunda kaldı. 1914'te I. Dünya Savaşı'nın patlak vermesinin ardından Mesudiye, önemli ateş gücüne sahip olması nedeniyle Çanakkale Boğazı'na girişi engelleyen mayın tarlalarını koruması ve karadaki istihkâmlara yardımcı olması için yüzer tabya olarak Nara Burnu'nda, Sarısığılar mevkiinde sığ suda demirledi. Savaşın başlarında, 13 Aralık 1914 sabahı teğmen Norman Douglas Holbrook emrindeki Birleşik Krallık denizaltısı HMS B11 mayın tarlalarından geçti ve Mesudiye'yi vurdu. Batan gemideki 598 kişilik mürettebattan 10 subay ve 15 er öldü. Gemideki silahlarının birçoğu kurtarılarak Çanakkale Boğazı'nın savunmasını güçlendirmek için kullanıldı. Geminin onuruna Mesudiye Tabyası olarak adlandırılan bu batarya, Mart 1915'te Fransız zırhlısı Bouvet'nin batırılmasına yardımcı oldu." 

"Mesudiye Zırhlısının Teşhisinde Bize Yardımcı Olan Emekli Deniz Kuvvetleri Üyesi Sn. Davut Tayfun Mavigök'e Teşekkürlerimizle"